Yazar: 
Amerikalı üretici Servo Yachts, deniz tutmasıyla mücadele etmek için süspansiyon teknolojisine sahip bir dizi katamaran tasarımı geliştirmek üzere İngiliz stüdyo Shuttleworth Design ile işbirliği yaptı.
Köpük çekirdekli karbon fiberden üretilen 50 metrelik Martini 7.0, ikilinin geliştireceği en son model olacak.
Asma üst yapının her bir köşesinde, tekne hareket halindeyken 3,5 metreye yükselen ve seyir halindeyken deniz tutmasını kısıtlayan dört eklemli mekanizma bulunuyor.
Martini 7.0 hakkında konuşan Servo Yachts’ın kurucusu David Halls yaptığı açıklamada: “Deniz tutmasını çözmenin ve herkesin okyanusta seyahat etmenin keyfini çıkarabilmesi için yelken deneyimini önemli ölçüde iyileştirmenin bir yolunu bulduğumuza inanıyorum.” dedi.
Süper yatta üst yapı, konseptin ana motorlarını ve yerleşik sistemlerini barındıran iki gövdenin tüm kirişini kapsıyor.
430 m2’lik üst güverte konseptin ana sosyal alanına ev sahipliği yapıyor, ön tarafta güneşlenme minderleri ile çevrili bir spa havuzunun yanında, açık kıç güvertede açık hava yemek alanı bulunuyor.
Süper yat ana güvertede, kendi ofis ve spor salonuna sahip tam kirişli bir master süiti ve kıç tarafta bulunan dört bağımsız misafir kamarasından oluşan, on kişiye kadar konaklama imkanına sahip durumda. Mürettebat konaklama yeri, aynı zamanda bir kadırga, dalış bölümü ve 6,5 metrelik bir botu alacak kadar büyük bir garaja sahip olan alt güvertede bulunuyor.
Teknenin daha küçüğü olan, 45 metrelik Martini 6.0 modeli, bir elektro-pnömatik süspansiyon sistemi ile üst yapıya bağlanan iki gövdeye sahip karbon kompozitten yapılmıştır. Teknenin yüksekliği 4,5 metreye ayarlanabiliyor, bu da dalgalar arasında yalpalama ve sarsıntıyı ortadan kaldırıyor.
Shuttleworth Design’ın genel müdürü Orion Shuttleworth, Martini 6.0 hakkında şunları söyledi: “Yat, mürettebatın ve konukların bulunduğu asma güvertede neredeyse hiç sallantı yaşatmadan bir okyanus dalgasında yolculuk sağlıyor.”
Yorumlar